13/08/2020
Cilt Lekeleri ve Tedavi Yöntemleri

Vücudumuzda bazı nedenlerden dolayı melanin üretimi normalin üzerine çıkarak ciltte düzensiz ve aşırı renklenmeye (hiperpigmentasyon) neden olabilmektedir. Ciltte oluşan lekelerin sebepleri, etkenleri kişiden kişiye değişebildiği gibi, leke tipleri de farklılık gösterebilmektedir.

Normal cilt renginden daha koyu ve belirgin şekilde oluşan bu cilt lekeleri yaşamımızı tehdit etmemekle birlikte bir takım estetik kozmetik problemlere sebep olmakta, hatta birçok insanın yaşam kalitesini ciddi bir biçimde düşürüp kişide bir takım psikolojik rahatsızlıklara yol açabilmektedir. Bu yüzden cilt lekelerinin tedavi edilmesi gerekli ve önemlidir.

Cilt Lekelerinin Çeşitleri

Vücudumuzda özellikle yüzümüzde oluşan lekelerin birçok nedeni olduğunu vurgulamıştık. Bu lekelerin bazıları doğumdan itibaren, bazıları ergenlikte, bir kısmı yaşlanmayla, bir kısmı ise güneş ve dış etkenler sonucu cildimizde oluşan hasarlardan kaynaklanmaktadır.

Güneş Lekeleri: Özellikle güneş koruyucu kullanmadan uzun süreli güneşe maruz kalındığında cilt kendini korumak amacı ile daha kalınlaşır ve melanin pigment üretimi artar bundan dolayı ciltteki leke oluşumunda artış görülür.

Gebelik Lekeleri (Melasma): Gebelik lekeleri adından dolayı yalnızca kadınlarda görülen bir leke tipi olarak algılansa da erkeklerde de görülebilen bir lekelenme biçimidir. Hamilelikteki hormonal değişimler, stres, psikolojik faktörler ya da kullanılan doğum kontrol haplarının hormonal etkisi melanin pigmentinin aşırı üretimine neden olabilir. Melanindeki çoğalma ile birlikte güneşe en çok maruz kalan bölgelerimiz olan yanak, alın ve çene gibi bölgelerde keskin sınırlı lekeler oluşabilir, gebelik lekeleri, genetik yatkınlıkla birlikte sonraki hamileliklerde yeniden ortaya çıkabilmektedir.

Çiller: Güneşe en çok maruz kalan yanak, burun, alın ve çene kısmında görülen bu lekeler açık veya daha koyu kahverengi lekeler şeklinde olabilirler. Genelde güneşli olan ilkbahar ve yaz aylarında artış gösteren çiller güneşin daha az yakıcı etki gösterdiği aylarda ise azalma göstermektedir.

Mantar Hastalıkları: Bazı mantar enfeksiyonları ve mantar hastalıkları ciltte sütlü kahverengi lekelenmelere yol açabilir. Doğuştan ve ya erken çocukluk dönemlerinde gelişim gösteren bu tip lekelenmeler bazen başka hastalıkların da belirtisi olabilirler (Ör: norofibromatozis).

Alerjik Reaksiyonlar: Ağızdan alınan bazı ilaçlar ve ya topikal denilen (bölgesel) sürülen bazı krem tarzı ilaçlar hiperpigmentasyona yol açabilirler. Kimi zaman hafif kızarıklık ve alerjik reaksiyon seviyesinde seyreden bu tip lekelenmeler kimi zaman ise bölgesel lekelerin oluşumuna neden olabilirler

Cilt Lekelerinin Tedavisinde Başvurulan Uygulamalar

1. Güneşle temasın ortadan kaldırılması

Vücuttaki lekeler eğer güneşe bağlı olarak ortaya çıkmışsa, leke tedavisinde yapılması gereken en etkili yol şüphesiz, güneş koruyucuların kullanılması ve güneşle olan irtibatın kesilmesidir. Ancak kullandığımız güneş koruyucunun hem UVA hem de UVB'ye karşı yüksek oranda koruma sağlaması (en az 45 koruma faktörlü ürünler tercih edilmelidir) gerekmektedir. Dikkat edilmesi gereken bir diğer husus güneş koruyucunun sadece güneşli günlerde değil, her mevsim ve günün her saatinde kullanılması gerekliliğidir.

2. Renk açıcı kremler: Krem tedavileri her tür lekeyi ortadan kaldırmaz, ancak lazer gibi tedavilere yardımcı olurlar. Leke tedavisinde kullanılan birçok renk açıcı krem bulunmaktadır. Bu ilaçlar melanositleri hasara uğratmak yerine, melanositlerin pigment üretimini azaltarak etkili olurlar.

3. Kimyasal Peelingler:Leke tedavisinde kullanılan bir diğer yöntem, kimyasal peelingtir. Kimyasal peeling genellikle yüz ve boyun bölgesinde cilt yenileme, leke tedavileri,akne izleri, ince kırışıkların giderilmesi için yapılan bir işlemdir. Kimyasal peeling işleminde en çok kullanılan maddeler; Alfa-hidroksi asitler (AHA), Beta-hidroksi asitler (BHA), Jessner solüsyonu, ve Düşük konsantrasyonlu triklor asetik asit (TCA) tir. Bu ürünlerin bazıları ciltte soyulmayı artırıcı etki gösterirken; bazıları da kollajen yapımını uyararak hücre yenilenmesini hızlandırır. Cildin tazeliğini ve parlaklığını kaybetmiş ve lekelenmiş üst tabakası soyularak dökülür, daha sağlıklı ve canlı bir tabaka ortaya çıkar.

Lazer Tedavisi: Leke tedavisinde kullanılan lazerler, soyarak veya renk hücrelerini (melanosit) tahrip ederek etkili olmaktadır.

Lazer tedavileri birçok lekenin tedavisinde kullanılabilmektedir. Ancak lazerle leke tedavisi son derece dikkat ve profesyonellik gerektiren bir işlemdir. Uzman olmayan kişilerce yapılan lazerle leke tedavilerinde kimi zaman lekelerde artış veya kısa sürede tekrar geri dönen lekeler görülmektedir. Özellikle fraksiyonel lazerlerde deriyi aşırı ısıtan ve soyan yöntemler ters etki gösterip lekeyi artırabilmektedir. Leke tedavilerinde olabildiğince hafif dozlarla işlem yapılmalıdır.

Mezoterapi: Leke tedavisinde lekeli bölgenin olduğu yere, deri altına küçük miktarlarda C vitamini, glutation, transexamic asit, pyruvic asit gibi antioksidan maddelerin enjekte edilmesi leke rengini açabilmektedir. Mezoterapiyi diğer yöntemlerle kombine olarak kullanmak, leke tedavisinin etkinliğini arttırabilmektedir.

PRP ve Dermaroller: Leke tedavisinde cildi onaran her yöntem lekelerde açılma yapabilir. Çünkü lekeli bölgeler aslında güneşten zarar görmüş hücrelere sahip alanlardır. PRP ve dermaroller da cildi onaran iki etkili yöntemdir. Bu yöntemler tek başına ya da leke açıcı kremler, lazer ve kimyasal peeling yöntemleriyle kombine olarak uygulanarak leke tedavilerinin etkinliğini arttırmaktadır.

Medikal estetik sektörünün hızla gelişen yöntemleriyle lekelerimizden kısa sürede kurtulabilmek mümkün olsa da lekelerden arınmış bir cildi korumak yine son derece önemli ve gereklidir. Güneşe direk maruz kalınması halinde tedavi edilen lekelerin geri gelme olasılığı yükselir. Sonuç olarak lekelerin tekrar geri gelmesini ve genel olarak cildinizde yeni lekelerin oluşmasını engellemek için cildinizin güneşe karşı titizlikle korunması önemlidir. Bu nedenle leke tedavileri sonrasında tedaviyi yapan hekim ya da kliniklerin kişileri, ciltlerini güneş ışıklarının zararlı etkilerine karşı korumaları konusunda bilgilendirmeleri ve tekrar leke problemiyle karşı karşıya kalmamaları için uygun ürünler kullanmaları yapılan tedavinin etkinliği açısından son derece önemlidir.